...

...

1 Kasım 2014 Cumartesi

Bilir misin?

   İnsanlar yaşadığı sürece üzerinde, yeryüzü iyi bir yer olmayacak. Özellikle senin gibi, sizin gibi insanlar olduğu sürece kurtulamayacak pislikten ve acıdan. Taşlar yağacak üzerimize ateş kustuğumuz sürece. Açlıktan gebereceğiz gözümüz doymadığı sürece. Kargalar yiyecek leşlerimizi.

   Mezarlarınıza tüküreceğim, diken bile bitmesine izin vermeyeceğim hatıranız üzerinde. Nefret kusacağım ölülerinize, yakılsa bile temizlenmez zira cesetleriniz, çünkü iğrençliğe ve insanlığınıza bulanmıştır bedenleriniz. Yılanlar bile yanaşmayacak ölülerinize, toprak utanacak üzerinde yatıyor olduğunuz için, yağmurlar bile temizleyemez çünkü sizi ve sizleri.

   Kokuşmuşluğunuz içinde gebereceksiniz bir gün, ölüm bile kabul etmeyecek sizi, ölüm bile utanacak size dokunmaya, görecek; ruhunuz bulanmıştır insanlığa. Kanınız renginden utanacak, sizin vücudunuzda akmaya korkacak kanınız, çekilecek uzaklara ve utanacak ölümle karşılaşmaya.

   Bense mezarlarınıza tüküreceğim, bırakmayacağım hiçbir anıt sizin adınıza. Zira üzerinizi kapatacak çamur, sizi dibine alacak deniz bile kusacak sizlerin insanlığının kokusunu aldığında. Siyah bile kaçacak sizden, farkında o da, vücutlarınız bulanmıştır insanlığınıza. Hangi taş, hangi kil ister ki sizi yazmak, sizi anlatmak? Bilir misiniz insanlığınızı? Görür müsünüz körlüğünüzü? Duyar mısınız sağırlığınızı? Kim kabul eder sizleri, hangi kelime anlatmak ister hikayenizi? Düşünün, bittiniz, yoksunuz ancak pisliğiniz tüm dünyaya bulaşacak, çünkü vücutlarınız bulaşmıştır insanlığınıza. Ve ben, bulup; mezarlarınıza tüküreceğim.

Altuğ Doğukan Çan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder