...

...

19 Eylül 2012 Çarşamba

Hissetmeden Olmaz.

   Zaman kaybediyorsunuz, hemen sevdikleriniz arayın, eğer onlarla beraberseniz onlara sarılın, onlara onları sevdiğinizi söyleyin, zaman geçiyor, hem onlar hem de siz yaşlanıyorsunuz. İnsan hiçbir şeyi başına gelmeden başına gelmeden bilemiyor ve hissedemiyor. Şu an üzerime doğru gelen pişmanlığım, sevgisizliğim ve kıymet bilmezliğim birazdan beni boğup gebertecek, size söylüyorum, bırakın zamanınız sevdiklerinize harcansın, onlara onları sevdiğinizi söylemediğiniz her bir zaman dilimi hislerinizi bayatlatıyor, ağartıyor.

   Boşuna anlattığımın farkındayım, çünkü sevmediğinizi sandığınız insanlar, yanıbaşınızdan ayrılırken anlıyorsunuz onu sevdiğinizi. Duygular aynı zamanda böyle bir şey. Sağ gösterirken soldan vuruyorlar.

   Şu an beni göğe çekseler çarmıh bağlarıyla size halimi anlatamam; çünkü insan başına gelmeden, hissedemeden anlayamıyor hiçbir şeyi, tıpkı hiç çikolata yememiş bir çocuğun çikolatanın tadını bilememesi gibi. Uyuşan dizlerimi, bir anda gücü kesilen kollarımı, titreyen dişlerimi, gözyaşıyla dolup da taşamayan gözlerimi anlatsam anlayamaz ayrılığı böylesine tatmamış hiç kimse. Boş verin, siz sevdikleriniz sevin, kıymetini bilin ve her şeyin, her dakikanın zevkini çıkarın, keyfine varın hayatın, buradan çıkarabileceğimiz şey bu, her koşula karşı mutluluk.

Mutlu olalım, bu bize yeter.

Teşekkürler.
Altuğ Doğukan Çan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder