...

...

31 Ocak 2014 Cuma

Neden Yazıyorum?


   Yorucu bir monotondayız. Hiçbir şeye ayıracak vaktimiz yokken, rutin hüzünler, bulantılar var. İçimdekileri gereksiz ve anlayışsız insanlara anlatmak gibi büyük bir hata yapmak yerine, içimdekileri kağıda kusmayı* daha samimi buluyorum. Kağıdı, yazıyı, kalemi, ucundaki kömürü daha samimi buluyorum, bu yüzden yazıyorum.

   İnsanlarla anlaşamadığım için onlarla paylaşmak yerine, kağıtlara kusuyorum* duygularımı. Bu yüzden yazıyorum; beni insanlar acıttığı için. Paylaşmam gerekenleri, içimdeki sıkıntıları, hüzünleri, bulantıları onlar yarattığı için, denizi yıkamak gibi bir şey olurdu içimdekileri insanlarla paylaşmak, bu yüzden yazıyorum.

   *Kağıda kusuyorum, ona değer veriyorum. "Hem değer veriyorsun, hem kusuyor musun yani?" diye sormuşlardı. Kusmak, istemsiz bir harekettir. Kusma işlemi başladığı zaman durdurulamaz. Kusmak yarıda kesilemez, midenin bazı sorunları kusmaya sebep olur. Kusmak acildir, gerekir, ihtiyaç duyarsınız kusmaya, mideniz bulandığında.

"Rutin öldürür." derler.

Altuğ Doğukan Çan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder